Ana içeriğe atla

Hipnoterapide Kullandığım Araçlar


Hipnoterapide Kullandığım Araçlar

Danışanımla birlikte izinli bazı örnek vakaların izlenmesi, danışanın güvenini kazanmada ve hipnozun modelliyerek öğrenilmesinde önemli bir rol oynar. Böylece danışan hipnozla ilgili korkularını aşar. Bu soruna dünyada sahip tek kişi olmadığını, eğer isterse sorunu rahatlıkla aşabileceğini görür.

Nefes egzersizleri ve gevşeme teknikleri ile danışan hipnoz öncesi nasıl nefes alıp vereceğini ve gevşeyeceğini öğrenir. Bu esnada bazı yatkınlık testleri yapılır.

Hipnoanaliz ve sembollerin dili ile bilinçdışı bazı kompleksler açığa çıkar. Danışanın bilinçdışı bu esnada danışandan bağımsız bir şekilde sorunu sembol dili ile özetler. Sorunla birlikte bazı çözümlerinde bulunduğu bu aşamada, bilinçdışı bazı anahtar anlar, olaylar ve görüntüler yollar bize. Bilinçdışı tarafından ortaya konan sorunlar, yine bilinçdışı tarafından bulunan çözümlerle çözümlenir.

Hipnodrama ile hipnoz altındaki danışana sorunları ve çözümleri kişileştirilerek sunulur. Kişi adeta yaşamını bir tiyatro salonunda en ön sıradan izliyordur. Bu yöntemin önemi, kişi içindeki çatışmayı ilk kez tarafsız bir izleyici koltuğundan izler. İçindeki hastalıklı ve iyileşmek isteyen yanın ayrımına varır ve özgür iradesi ile seçimini yapar. Terapist, hipnoz altındaki kişiye çatışan iki farklı yönünü temsili olarak canlandırır. Onun duygularının tercümanı olur.

Doğrudan veya dolaylı telkin yolu ile ortaya çıkarılan çözümlere yöneltilir danışan. Örneğin ''Ruhen ve bedenen bir bütün olacak şifa bulacaksın ''Doğrudan telkine bir örnektir. Dolaylı telkinlerde ise hikayelerin ve yaşanmış olayların gücünden yararlanılır. Telkinde, dolaylamaların yanı sıra sembol gücünü de kullanırız. Örneğin öfkeni açığa çıkar yerine, patlamak üzere olan bir yanardağı hipnoz altında gördürmek ve bu yanardağın patladığını, lavların ne varsa önüne katarak ilerlediği görmek gibi. Bu sembolik telkinler kelimelerin çok ötesinde kişideki bilinçdışı bazı duyguları veya anları uyarır.

Oto-hipnoz ile danışanın terapideki sorumluluğu üslenmesi sağlanır. Kendi kendine hipnozu uygulamayı başaran birey, yaşamında kendine yol gösterecek içsel rehberini de keşfetmiş, kendi kendinin psikoterapisti olmuştur. Oto-hipnoz becerisi terapi boyunca danışan tarafından uygulanılır ve gün geçtikçe danışan bu konuda ustalaşır.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Psikolojik Danışmanlık Süreci

Psikolojik Danışmanlık Süreci Psikoterapi ile birlikte kullanılan hipnoz, süreci çok kısaltan önemli bir araçtır. Danışana hangi psikoterapi tekniğinin uygulanacağı sorunun hangi kaynaktan geldiğine bağlı olarak değişir. Kişiliğe işlemiş bir sorunda dinamik bir psikoterapi yaklaşımı benimsenirken, Bilinç düzeyinde yanlış öğrenmeler sonucu oluşan bir soruna bilişsel bir psikoterapi tekniği gerekir. Yaşanmış kötü deneyimler sonucu kişiye yerleşmiş patolojik davranışların tedavisinde ise davranışçı bir teknik daha uygun olacaktır. Yaşamın anlamsızlığı karşısında kaygı yaşayan ve sahte uğraşlarla bunu unutmaya çalışan bir birey için ise yaşamın anlamının sorgulandığı varoluşçu bir teknik uygulanır. Danışanlarımızın sorunlarını bu bütüncül perspektiften görmek sorunun her yönü ile anlaşılabilmesine imken verdiği gibi, çözümlerde de bize geniş bir perspektif sunar. Grup Trapileri Merkezimizde danışanlarımız haftada bir grup terapilerine alınır. Danışanlarımız bireysel terapiler...

Yaşlılık Belirtileri Nelerdir?

Yaşlılık Belirtileri Nelerdir? Her insanın bir ömrü olduğu gerçeği, gençlik yıllarında pek akla gelmez. İnsan kendini genç ve dinçken ölümsüz hisseder. Ama yaş ilerledikçe ve zaman azaldıkça içimizde bir ölüm korkusu oluşur. O korku birçok kez senaryolar eşliğinde zihnimize işlenir. Ve bir gün saçlarımızda oluşan beyazlara, yüzümüzde beliren çizgilere ve ellerimizde görünen lekelere bakarken buluveririz kendimizi. Bu aslında o kadar hüzünlü bir hikaye değil. Çünkü dünya üzerinde ölümsüz olan hiçbir şey yoktur. Ve güzel olan bir ömre sahip olabilmektir. Bir şey başladıysa bitecektir. Ve bu olgunlaşmadan önceki kadar zihnimizde büyüyüp, bizi yok eden bir duygu değildir. Bazıları yaşlanma belirtileri üzerine daha trajikomik bir bakış açısı geliştirir. Örneğin aldığınız son model araba artık bir antika ise, en büyük düşmanınız yer çekimi ise, modası çoktan geçtiği için attığınız kıyafetler şimdi yine moda ise, sevdiğiniz tüm filmlerin renklileri çekildiyse, oyuncaklarınız müzelerde...

Yıkıcı Değil Yapıcı Ol

Yıkıcı Değil Yapıcı Ol Hepimiz günlük hayatımızda sorunlarla karşılaşabilmekteyiz. Bu kimi zaman okul hayatımızda kimi zaman iş hayatımızda veya sosyal hayatımızda ortaya çıkmaktadır. Okulda bir arkadaşınız gelir ve size hiç beklenmedik bir anda edilmeyecek sözler eder. Sizin moraliniz alt üst olur ve o gün bitmek bilmeyebilir veya iş hayatınızda patronunuz siz çok verimli bir şekilde çalışmanıza rağmen sizi takdir etmez üstüne üstlük size çalışmalarınızı beğenmediği konusunda telkinlerde bulunabilir. Kimi zamanda en samimi olan dostunuz ile aranızdaki iletişim kopuklukları nedeniyle sorunlar yaşayabilirsiniz. Bütün durumlarda da mutlaka sorunların bir çözümü vardır. Bunu bilmeniz sizin için avantaj sağlayacaktır. Hiçbir sorun çözümsüz değildir. Eşiniz ile, patronunuz ile, arkadaşınız ile doğru iletişimlerde bulunduğunuz taktir de çözülemeyecek bir sorun, aşılamayacak bir problem yoktur. Peki doğru iletişimi nasıl sağlarız dediğinizde bu kişiye duruma göre değişme...